Günümüz şartlarında hemen hemen herkes sosyal yaşantısında bazı problemlerle karşı karşıyadır. Bu sosyal problemlerden bazıları kişinin yaşamında ve sağlığında ciddi sonuçlara neden olabilir. Hayat tarzında yapılan yanlışlıkların yol açtığı sorunlar, kişinin ruhsal dengesini bozabilir. Duygudurum bozukluğu ya da kronik depresyon olarak da ifade edilebilen distimik bozukluk, bu gibi durumlar sonucunda ortaya çıkan bir ruhsal bozukluktur.
Distimik bozukluk, yetişkinlerde en az 2 yıl, çocuklardaysa en az 1 yıl boyunca devam eden, üretkenliği olumsuz yönde etkileyen, hayattan keyif almanın önüne geçen ve bireyin kendisini iyi hissetmesini zorlaştıran ruhsal bir bozukluk olarak ifade edilir. Depresyonun kronikleşmiş hali olarak da ifade edilen bu bozuklukta semptomlar her geçen gün değişebilirken, çoğu zaman devamlılık gösterir. Distimi yaşayanlar bazen kendisini oldukça iyi hissedebilir. Fakat bu durum en az 2 ay kadar devam eder.
Distimik bozukluğun genellikle çocukluk ve ergenlik döneminde kendisini gösterdiği bilinen bir gerçektir. Bununla beraber erkeklere kıyasla kadınlarda 2 katı fazla görüldüğü de bilinir.
Distimik Bozukluk (Kronik Depresyon) Nedir?
Distimik bozukluk, kişinin uzun zaman boyunca üzüntü, içe kapanıklık, aşırı bilinç, melankoli, sevinç yoksunluğu ve kişisel yetersizlik gibi hisleri yaşamının bir parçası haline getirmesi olarak tanımlanır. Kronik depresyon olarak da adlandırılan bu bozukluk, yetişkinlerde en az 2 yıl, çocuklarda en az 1 yıl boyunca devam etmesi halinde söz konusu olur.
Distimik bozukluk, karamsarlık ve mutsuzluk hali, istek ya da ilgi azlığıyla beraber iştahsızlık, kilo alımı ya da kilo kaybı, uyku düzeninde değişimler enerji kaybı, halsizlik, konsantrasyon güçlüğü gibi durumlarla da kendisini gösterebilir.
Distimi olan bireylerde umutsuzluk hali de ön plandadır. Tüm bunların yanı sıra sosyal ortamlardan çekilme, iş hayatında performansın kötü yönde etkilenmesi gibi durumlar da yine distimi olan bireylerde görülebilen durumlardandır.
Distimik Bozukluk Belirtileri Nelerdir?
Distimik bozukluk belirtileri çoğunlukla depresyon belirtileriyle benzerlik gösterir. Distimi semptomlarını örneklendirmemiz gerekirse;
- Genellikle gün içerisinde çevredeki çeşitli aktivitelere karşı ilgi duyulmaması,
- Semptomların yetişkinlerde 2 sene, çocuklarda 1 sene boyunca görülmesi,
- Devamlı olarak görülen sinirlilik hali bunlardan bazılarıdır.
Tüm bu belirtileri aynı zamanda distimik bozukluk özellikleri olarak da nitelendirebilmek mümkün olurken, bu türden bozukluğa sahip olan bireylerde belirtilerden en az 2 ya da daha fazlasının görülmesi gerekir. Bu belirtilerse şunlardır:
- İştahsızlık ya da aşırı yemek yeme isteği
- Çok fazla uyku ya da uykusuzluk
- Özgüven eksikliği, azalan benlik saygısı
- Konsantre olamamak
- Fiziksel açıdan kendisini yorgun hissetmesi
- Umutsuzluk
- Memnuniyetsizlik
- Cinsel isteksizlik
- Mutlu olamama
- Hiçbir şeyden keyif alamama
- Sosyal çevreden uzaklaşma
- Karamsarlık ve zihinde olumsuz düşüncelere sıklıkla yer verme
- Karar vermede güçlük çekme
Bunlara ek olarak depresyon türlerinde olduğu gibi aşırı huzursuzluk ya da öfke, sosyal aktivitelerden kaçınma isteği, suçluluk ve endişe duyguları ile üretkenliğin azalması da yine distimik bozukluk belirtileri arasında yer alır.
Distimik Bozukluk Nedenleri Nelerdir?
Diğer birçok ruh sağlığı sorunlarında olduğu üzere distimik bozukluk nedenleri hakkında da kesin kanılardan bahsedebilmek mümkün değildir. Psikolojik, sosyal ya da genetik faktörler bu türden bir bozukluğa yol açabilecek faktörler arasında yer alır.
Buna karşın en sık rastlanan distimik bozukluk nedenlerinden bahsetmek gerekirse;
- Aile ya da yakın çevrede sevilen birinin ölümü,
- Ekonomik ve sosyal çevre,
- Yaşanmış travmatik olaylar,
- Madde ya da alkol bağımlılığı,
- Tedavi amaçlı kullanılan bazı ilaçlar,
- Daha önce geçirilen bazı hastalıklar bu nedenlere birer örnektir.
Distimi için Kimler Risk Altındadır?
- Distimi, toplumun %3 ila %5’ini etkileyen ruhsal bir rahatsızlıktır.
- Kadınlarda görülme olasılığı erkeklere kıyasla 2 katı fazladır.
- Düşük gelirli, daha önce evlenmemiş ve genç yaştaki bireylerde görülme sıklığı daha fazladır.
Distimik Bozukluğu Önleyebilmek Mümkün mü?
Distimik bozukluğu önlemek için uzmanlar tarafından önerilen bazı yöntemler bulunur. Kronik depresyondan korunmak için uygulanabilecek yöntemler şunlardır:
- Egzersiz yapmak
- Aromaterapi almak
- Sosyal ilişkiler sürdürmek
- Düzenli olarak spor yapmak
- Ruh sağlığını desteklemek için sağlıklı beslenmek
- Sağlıklı bir uyku düzeni oluşturmak
- Tıbbi tedavi ya da terapi görmek
Bu gibi yöntemler sayesinde distimik bozukluğun önüne geçebilmek mümkün olurken, aynı zamanda saha kaliteli ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek de mümkündür.
Majör Depresyon ve Distimik Bozukluk Farkı Nedir?
Majör depresyon ve distimik bozukluk, birbiri ile karıştırılmaması gereken iki farklı rahatsızlıktır. Her iki hastalık arasındaki farklı şu şekilde ifade edebiliriz:
Majör depresyon; düşünce, davranış ve hisleri olumsuz yönde etkileyen, psikolojik rahatsızlıklar arasında en sık görülen ve tedavi edilmesi mümkün olan ruhsal bir bozukluktur.
Distimik bozukluk ise; majör depresyona kıyasla daha hafif seyreden, fakat daha uzun süreli görülen ruhsal bir bozukluktur. Kronik bir depresyon olmasından kaynaklı olarak yaşam kalitesini daha fazla düşürebilen bir sorundur.
Bununla beraber distiminin yaygın anksiyete bozukluğuyla da karıştırılmaması gerekir. Yaygın anksiyete bozukluğu; kişinin mevcut durumunun aksine alakası olmayacak bir seviyede yoğun kaygı ve endişe yaşaması durumudur. Çoğu zaman aile, ekonomik durum ya da iş ile alakalı yaşanan travmatik olaylar sonucu ortaya çıkan ve minimum 6 ay boyunca devam eden kontrolsüz bir kaygı hali olarak da tanımlanabilir.
Kronik Depresyon Tanısı Nasıl Koyulur?
Distimi ile majör depresyon belirtileri birbirine çok benzerken, distimide bu belirtiler daha uzun süreli ve daha hafif bir şekilde seyreder. Bu sebeple distimi yaşayanların önceden tespit edilmesi, majör depresyona kıyasla daha güçtür. Kronik depresyon tanısı genellikle uzman hekimler tarafından gerçekleştirilen bazı önemli testler sonucunda koyulur. Bu testler distimik bozukluk DSM-5 tanı kriterleri olarak ifade edilirken, hastanın bu kriterlerden en az 2’sini taşıyor olması gerekir.
Distimik bozukluk tanısının koyulabilmesi için hastanın minimum 2 yıl boyunca mutluluk, neşe, heyecan, ilgi, tutku ve cinsel istek duymaması gerekir. Bununla beraber distimi tanısı koyulan hastanın tedavi sürecinde uygulanan terapilerde iletişim kurulması, bireyin hastalık öyküsü hakkında bilgi sahibi olma konusunda son derece faydalıdır.
Distimik Depresyon Tedavisi Nasıl Gerçekleştirilir?
Distimi yaşayanlarda hastalık semptomları uzun yıllar boyunca devam edebilirken, semptomların yoğunluğu da zaman içerisinde değişiklik gösterebilir. Distimik depresyon tedavisi genellikle ya ilaç tedavisi ya da terapi yöntemiyle gerçekleştirilir. Çoğu zaman bu türden psikolojik sorunlarda ilaç tedavisine ihtiyaç duyulmazken, bunun nedeniyse semptomların depresyon kadar şiddetli olmamasıdır. Distimik bozukluk bazen kendisini majör depresif ataklarla gösterebilir. Bu hastalıkla alakalı bilinen tek bir sebep ya da tedavi yöntemi bulunmazken, geleneksel tedavi yöntemi ilaç tedavisi ve terapidir.
İlaç Tedavisi
Alanında uzman olan psikiyatristler tarafından yürütülen ilaç tedavisi, çoğu zaman hastalığın semptomlarını azaltma konusunda etkilidir. İlaç tedavisindeki asıl amaç, hastanın kimyasal yapısında distimiye neden olan bozuklukların giderilmesini sağlamaktır. Bu durumda hastanın ve hastalığın seyrine göre uzman psikiyatristler tarafından verilen antidepresan ilaçlar, distimik bozukluğun tedavisinde uygulanan geleneksel bir yöntem olarak ifade edilir.
Psikoterapi
Distimik bozuklukta konunun sahip olduğu sosyal destek dışında, sosyal, iş ve cinsel hayattaki güçlükleri değerlendirmek önemlidir. Tedavi sürecinin en önemli noktası, yaşam kalitesini büyük ölçüde etkileyen ihtiyaçlardır. Uzman psikologlar tarafından yürütülen terapide asıl amaç, bireyin sahip olduğu hastalığının farkında olması ve ruh halini dengeleyebilmek konusunda profesyonel olarak yardım sağlanmasıdır. Diğer çeşitli akıl sağlığı sorunlarıyla karıştırılabileceğinden, bu hastalığı kendi kendine teşhis etmek ya da tedavi etmeye çalışmak son derece yanlış bir hamle olacaktır.
Uzman psikologların distimi hastaları için uyguladıkları terapilerin kazanımları, hastanın farkındalığını artırmak, duygularda oluşan dalgalanmaların önüne geçmek, sosyal işlevselliğiyle etkileşimi artırmaktır. Bununla beraber bireyin çevresindekilerle olan ilişkilerinin güçlendirmek, olumsuz düşüncelerini kontrol altına alarak sağlıklı düşünce, algı ve davranış biçimi oluşturmasına yardımcı olmaktır.
Distimi ve bunun gibi herhangi bir ruhsal sorunla mücadele ediyorsanız ya da yakınlarınızda bu türden ruhsal bozukluğa rastlamışsanız kliniğimizle iletişime geçebilir, alanında uzman olan psikologlarımızdan profesyonel yardım alabilirsiniz.