Duygu Durum Bozuklugu

Duygu durum bozukluğu, kişilerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bu ruhsal bozukluktur. Kişilerin uzun süreli olarak yaşadığı aşırı mutluluk, aşırı mutsuzluk ya da her ikisini aynı yaşaması olarak ifade edilip, aynı zamanda çoğunlukla kendisini değersiz, güvensiz ve enerjisiz hissetmesine neden olan bir durumdur.

Duygu durum Bozukluğu ile karşı karşıya olan birey, mutsuzluk, sinirlilik, gerginlik umutsuzluk gibi olumsuz duygu ve düşüncelerin dışında aşırı mutluluk, aşırı enerji, hareketlilik, manik atak gibi çeşitli semptomlar da gösterebilir.

Her bireyin günlük hayatta ani duygu iniş-çıkışları yaşaması belli bir noktaya kadar doğal bir durum olarak kabul edilir. Bunlar, ruh halinde sıradan duygu değişimlerdir. Fakat bu ruh hali değişimleri bireyin günlük hayatında iş ya da sosyal yaşantısında olumsuz etkilere yol açıyorsa, bu durumda duygu durum bozukluğundan bahsedebiliriz. 

Duygudurum Bozukluğu Nedir?

Duygu durum bozukluğu, bireyin duygusal durumunu olumsuz olarak etkileyen ruhsal bir bozukluk olarak tanımlanır. Duygulanım bozukluğu olarak da nitelendirilen bu durum, bireyin uzun süre boyunca aşırı mutlu (mani), aşırı mutsuz (depresyon) ya da her ikisini birden (bipolar-iki uçlu bozukluk) yaşaması durumudur.

Her insanın yaşamı boyunca karşılaştığı olay ya da durumlar karşısında ani duygu değişimleri yaşaması son derece normal bir durumdur. Duygu durum tanısı koyulabilmesi için semptomların birkaç hafta ya da birkaç ay boyunca görülmesi gerekir. Duygu durum bozukluğu; bireyin davranışlarının değişmesine yol açarken, ayrıca iş ya da okul hayatında çeşitli sorunlar karşı başa çıkma becerilerini de olumsuz yönde etkileyebilir. Günümüzde en sık görülen duygu durum bozukluğu depresyon ve bipolar olarak bilinir. 

Duygu durum Bozukluğu Çeşitleri Nelerdir?

Duygu Durum Bozuklugu 1

Duygu durum bozukluğu, pek çok farklı başlık altında sınıflandırılabilen bir hastalıktır. Duygu durum bozukluğu çeşitlerini şu şekilde inceleyebiliriz:

Depresyon

Depresyon, günümüz şartlarında en sık görülen zihinsel problemlerden biridir. Hüzün ya da keder; bireyin çok sevdiği birinin ölümü, işten ayrılmak, taşınmak, ciddi bir hastalığa yakalanmak gibi travmatik olayların karşısında gösterilen doğal reaksiyonlardır. Ancak depresyona yol açan olay ya da durumların son bulmasının ardından bu ruh halinin etkileri sürüyorsa, bu durum klinik ya da majör depresyon olarak nitelendirilir. Bir bireye klinik depresyon teşhisi koyulabilmesi adına semptomların en az 2 hafta boyunca görülmesi gerekir.

Diğer yandan depresyon da kendi içerisinde sınıflara ayrılır. Depresyon çeşitleriyse şunlardır:

Doğum Sonrası (Postpartum) Depresyon

Doğum sonrası depresyon, adından da anlaşılacağı üzere doğumdan sonraki ilk 3 ay içerisinde ortaya çıkan bir depresyon türüdür. Postpartum depresyon olarak da nitelendirilen bu durum, çoğu zaman doğumdan sonra yaşanan yorgunlukla karıştırılır. Fakat her ikisi ayrı durumlardır. Pospartum depresyonda kadının doğumdan sonraki yorgunluktan farklı olarak; işte, okulda ya da evde önemli güçlükler ve işlev bozuklukları görülebilir. Bununla beraber aile bireyleriyle sağlıklı iletişim kuramamasına, hatta bebeğiyle bir bağ kuramamasına da yol açabilir.

Melankolik Depresyon

Melankolik depresyon, günlük yaşamda gerçekleştirilen bütün aktivitelerde ya da bu aktivitelerin büyük çoğunluğunda haz kaybı, zevk veren uyaranlara karşı duyarsızlık gibi durumlara neden olur. Bununla beraber bu depresyon türünde keder ve depresiflikten daha belirgin olan depresif ruh hali, daha günün ilk saatlerinde kötüye giden semptomlar, aşırı kilo kaybı ya da yoğun suçluluk duyguları gibi durumlar da gözlemlenebilir.

Psikotik Majör Depresyon

Psikotik depresyon, bireyde sanrılar (yanlış fakat değişmesi mümkün olmayan fikir ve düşünceler) ya da nadiren de olsa halüsinasyonlar gibi çeşitli psikotik semptomlar görülen bir depresyon türüdür.

Katatonik Depresyon

Katatonik depresyon, motor davranış bozukluklarıyla beraber farklı semptomları da kapsayan bir depresyon türüdür. Bu türden bir depresyona sahip olan bireyler, konuşma yoluyla iletişim kurmaktan kaçınırken, anormal seviyede hareketsiz bir günlük yaşama sahip olabilir. Bununla beraber bu tür bir depresyonda bireyin herhangi bir amacı olmayan ya da tuhaf olarak kabul edilen davranışlar sergilediği de gözlemlenir. Katatonik belirtiler, manik ya da şizofreni döneminde de görülebilir.

Distimik Depresyon (Süreğen Depresif Bozukluk)

Distimik depresyon, başka bir deyişle süreğen depresif bozukluk, klinik depresyonla hemen hemen aynı fiziksel ve bilişsel belirtiler gösteren, daha hafif ancak daha uzun süreli yaşanan bir depresyon türüdür.

Majör Depresif Bozukluk

Majör depresif bozukluk, en sık görülen duygu durum bozukluklarından bir diğeridir. Bireyin günlük yaşamındaki aktivitelere en az 2 hafta boyunca daha az ilgi gösterdiği, kendisini üzgün, mutsuz, umutsuz hissettiği, enerji düşüklüğü, uykusuzluk ve iştahsızlık gibi semptomlarla kendisi gösteren bir durumdur.

Bipolar Bozukluk

Bipolar bozukluk ya da başka bir deyişle iki uçlu duygu durum bozukluğu, daha öncesinde manik-depresif bozukluk olarak nitelendirilen, bireyin ruh halinde yaşadığı değişimlerle karakterize olan bir ruhsal bozukluktur. Bipolar bozukluğa sahip olan bireylerde görülen semptomlar, zaman zaman klinik depresyon semptomlarına benzetilebilir. Bu türden bozukluktaki duygular devamlı olarak döngü halindedir. Manik bir dönem sırasında birey kendini daha mutlu ya da daha mutsuz hissedebilirken, ayrıca sonucunu düşünmeden kontrolsüz olarak davranışlar sergileyebilir.

Bipolar bozukluğun da semptomlarına ve seyrine bağlı olarak sınıflandırılan türleri bulunur. Bunlar Bipolar I, Bipolar II ve Tanımlanmamı Bipolar Bozukluğu olarak nitelendirilir.

Manik Depresyon

Manik depresyon, bireyin anormal bir şekilde hareketli, mutlu, enerjik, konuşkan, umursamaz ve güçlü hissetmesi olarak ifade edilen bir durumdur. Bu gibi durumlarda aşırı uykusuzluk, durdurulamayan konuşma, sinirlilik, hiperaktivite gibi semptomlar görülebilir.

Duygulanım Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?

Duygulanım bozukluğu, pek çok farklı neden bağlı olarak ortaya çıkabilecek bir durumdur. Duygu durum bozukluğu nedenlerini genetik, çevresel, biyolojik ve diğer etkenler olarak gruplandırabilmek mümkün olurken, genel olarak nedenleri şu şekilde örneklendirebiliriz:

  • Aile bireylerinden herhangi birinin daha öncesinde duygu durum bozukluğu tanısını almış olması
  • Stres, travma ve ciddi ölçüde yaşanan yaşam değişiklikleri
  • Fiziksel hastalık ya da belirli ilaç kullanımı
  • Madde bağımlılığı
  • Bireyin çok sevdiği birinin yaşamını kaybetmesi, boşanma, ölüm, çocukluk döneminde yaşanan istismar

Duygulanım Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

Duygu durum bozukluğu belirtileri çoğu zaman kişiye bağlı olarak değişiklik gösterir. Buna karşın genel olarak bu ruhsal bozukluğun belirtilerinden bahsedecek olursak;

  • Çoğunlukla ve hatta hemen her gün bireyin kendisini mutsuz ve üzgün hissetmesi,
  • Halsizlik ve enerji düşüklüğü,
  • Umutsuz ve çaresiz hissetmek,
  • Ölüm ya da intihar üzerine tekrar eden düşünceler,
  • Aşırı iştahsızlık ya da aşırı yeme isteği,
  • Daha öncesi keyif alınan aktivitelerden artık zevk alamama,
  • Konsantrasyon ve odaklanma güçlüğü,
  • Sinirlilik, agresiflik, ajitasyon ya da huzursuzluk hissi,
  • Herhangi bir sebep olmadan gergin olma durumu,
  • Birbiriyle yarışan ya da çatışan düşünceler,
  • Aktivitelerde sıra dışı bir artış ya da aynı anda birden fazla eylemde bulunmaya çalışma gibi durumlar, duygu durum bozukluğu belirtilerine birer örnektir.

Duygu durum Bozukluğunun Tanısı Nasıl Koyulur?

Duygularda yaşanan her ani iniş-çıkışı, bir sorun ya da ruhsal bozukluk olarak değerlendirebilmek mümkün değildir. Bununla beraber duydu durum bozukluğu semptomlarına benzer semptomlar, zaman zaman anksiyete gibi çeşitli ruhsal sorunlarla karıştırılabilir. Dolayısıyla bu tür belirtilerin görüldüğü her hasta için duygu durum bozukluğu tanısı koyulması söz konusu değildir.

Bu türden bir ruhsal sorunun tanısı için; gerek semptomlara yol açabilecek tiroid, vitamin eksikliği ya da çeşitli hastalıkları elemek adına uygulanan fiziksel muayeneler ve gerekse ruh sağlığı testleriyle değerlendirmeler uygulanır. Yapılan fiziki muayenelerde hasta tarafından kullanılan ilaçlar ve sahip olduğu hastalıkların öyküleri de dinlenir. Uzman psikolog gibi akıl sağlığı alanında uzmanlık edinen hekimler, duygu durum bozukluğu sebebiyle kendisine müracaat eden danışan için bazı anket ya da testler yapabilir. Bu uygulamaların sonucunda da elde ettiği veriler, uyku düzeni, yeme alışkanlıkları ve diğer davranış biçimlerine göre tanı koyabilir.

Kendisine duygu durum bozukluğu tanısı koyulan bireyin yaşam standartlarını yükseltebilmesi ve daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için bir uzman psikologdan yardım alması son derece önemlidir. Bu gibi durumlarda uzman psikologlar uyguladıkları terapi yöntemleriyle sorunun kısa sürede çözüme kavuşturulmasını sağlayabilir.

Sizde bir duygu durum bozukluğuyla karşı karşıyaysanız bizimle iletişime geçebilir, sorununuzun üstesinden nasıl gelebileceğinizi öğrenerek daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilirsiniz.

Bu internet sitesinin içeriği ve uygulamaları, sadece bilgilendirme ve eğitim amaçlı olup, herhangi bir şekilde tıbbi öneri verme veya herhangi bir danışan sağlama amacı ile oluşturulmamıştır. Sitemizde yer alan alıntı ve görüşler açıkça belirtilmediği takdirde resmi görüşlerini yansıtmamaktadır.

Çalışma Saatleri

  • Hafta içi 10:00 - 21:00
  • Cumartesi 10:00 - 21:00
  • Pazar Kapalı
Bizi Takipte Kalın!
© MCS Psikoloji | 2017 - 2024 | Tüm Hakları Saklıdır.